Sirnak'ta terör örgütü PKK'ya yönelik operasyonda sehit düsen Piyade Uzman Çavus Burak Saraçli'nin (25) cenazesi, memleketi Zonguldak Gökçebey Ilçesine bagli Hacimusa Köyü Herkime mahallesinde aile mezarliginda topraga verildi.
Saraçli'nin cenazesi, Gökçebey ilçesindeki morgdan alinarak konvoy esliginde Çarsi Mahallesi'ndeki baba evinin önüne getirildi.
Kur'an-i Kerim okunup helallik alinmasinin ardindan sehit Piyade Uzman Çavus Burak Saraçli'nin cenazesi, ilçe merkezindeki meydana tasindi.
Buradaki törene, sehidin ailesi ve yakinlari ile Zonguldak Valisi Ali Kaban, Garnizon Komutani Tuggeneral Birol Simsek, Karadeniz Bölge ve Garnizon Komutani Tugamiral Hasan Dogan, Kara Kuvvetleri Komutanligini temsilen Tuggeneral Cüneyt Akyol, AK Parti Zonguldak milletvekilleri Hüseyin Özbakir, Faruk Çaturoglu ve Özcan Ulupinar, CHP Zonguldak milletvekilleri Serafettin Turpçu ve Ünal Demirtas, Il Emniyet Müdürü Osman Ak, Gökçebey Kaymakami Bünyamin Bilgin, Gökçebey Ilçe Jandarma Bölük Komutani Üstegmen Onur Sahbaz, Gökçebey Belediye Baskani Vedat Öztürk, Devrek Belediye Baskani Mustafa Semerci, Bakacakkadi Belediye Baskani Sezgin Özdemir, Çaycuma Belediye Baskani Bülent Kantarci, Isadami Hakan Çanakci, Isadami Sezai Çanakci, Isadami Erol Karademir, Engin aydemir, askeri erkan ve yaklasik sekiz bin vatandas katildi.
Cenazesi yeni aldigi eve getirildi
Il Müftüsü Mürsel Öztürk'ün kildirdigi cenaze namazinin ardindan Sehit Piyade Uzman Çavus Saraçli'nin cenazesi, vasiyeti üzerine, ilçeye bagli Hacimasa köyü Herkime Mahallesi'ndeki yeni aldigi evine getirildi.
Bu arada sehidin agabeyi Fatih Saraçli, tabuta sarilmasinin ardindan kardesinin fotografini öperek, "Canimsin" dedi. Tabuta sarilan anne Fatma Saraçli ile yakinlari da gözyaslarina hakim olamadi.
Burada okunan Kur'an-i Kerim'in ardindan sehidin cenazesi, köy mezarliginda topraga verildi.
"Yegenim hayalleriyle birlikte sehit oldu"
Sehidin amcasi Selami Saraçli, gazetecilere yaptigi açiklamada, yaklasik 2,5 ay önce yegenine kiz istemeye gittiklerini belirterek, "Sevdigi kizi ailesinden istemeye gittik fakat uzman çavus olmasindan ve 3 yil boyunca Dogu bölgesinde görev yapmasindan dolayi kiz vermediler. Kizin ailesi, '3 yil boyunca biz kizi nisanli tutamayiz.' dediler ve ayrilmak zorunda kaldik. O sebepten dolayi nisan yapamadik. Yani o zaman kizi yegenime verselerdi 3 ay içerisinde dügünü olacakti. Zaten ondan sonra da görev yerine gitti." diye konustu.
Yegeninin köyden 100 bin lira degerinde ev satin aldigini ifade eden Saraçli, "Evlendikten sonra da o eve oturacakti. Bize vasiyette bulunmustu. Eger ki ölürsem veya sehit olursam beni evime sokmadan gömmeyin demisti. Cenazesini alip evine getirerek vasiyetini gerçeklestirecegiz. Yegenim hayalleriyle birlikte sehit oldu." Dedi
"Gözlerinde en ufak bir korku görmedim"
Bu arada Saraçli ile ayni yerde görev yapan ve Gökçebey ilçesinden arkadasi olan Eray Çufali, sosyal paylasim sitesinde su ifadeleri yazdi:
"Diyorlar ya, korkar misin ölmekten? Insan hiç korkar mi, yalan bir ömrün ardindan, tadacagi tek gerçekten. Benim kardesim de korkmadi. Ben sehit olucam dedi. Böyle deme 'Ben gideyim sen dur' dedim. 'Sen evlisin bir sey olursa karinin, çocugunun yüzüne bakamam.' dedi. 'Ben senin ailenin yüzüne nasil bakacagim.' dedim. Gülümsedi 'Her sey Allah'tan.' dedi. Bir de vasiyet etti. 'Ben sehit olunca beni köyde yeni aldigim evime çikarmadan gömmesinler.' dedi. 'O niye?' dedim. 'Aldim ama oturamadim.' dedi. Helallestik gitti ve dedigi gibi gülerek sehadete kostu. Ben onun gözlerinde en ufak bir korku görmedim. O vatani için son görevini tamamladi. Biz göreve devam. Üzüldügüm tek sey kardesimin törenine katilamamak. Yolun açik mekanin cennet olsun. Kanin yerde kalmayacak. Allah'im sen benden razi olmadan toprak bedenimi sarmasin."
Dün, Sirnak'in Gazi Pasa Mahallesi'nde teröristler tarafindan açilan ates sonucu Uzman Çavus Burak Saraçli agir yaralanmis, kaldirildigi hastanede müdahaleye ragmen kurtarilamamisti.
Sehidimiz Burak Saraçli’ya Allah-tan rahmet, geride kalan ailesine ve sevenlerine bassagligi diler ve Türk Milletinin Basisagolsun.
*
*
*
*
*
*
*
*
*
*
*
*
*
*
*
*
*
*
*
*
*
*
*
*
*
*
*
*
*
*
*
*
*
